ÇOCUK KORUMA KANUNU
Kanun Numarası: 5395
Kabul Tarihi: 3/7/2005
Yayımlandığı Resmî Gazete : Tarih : 15/7/2005Sayı : 25876
Yayımlandığı DüsturCilt : 44
: Tertip : 5
BİRİNCİ KISIM
Amaç, Kapsam, Temel İlkeler, Koruyucu ve Destekleyici Tedbirler
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç, Kapsam, Tanımlar ve Temel İlkeler
Amaç
Madde 1- (1) Bu Kanunun amacı, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen
çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usûl ve
esasları düzenlemektir.
Kapsam
Madde 2- (1) Bu Kanun, korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında alınacak tedbirler ile
suça sürüklenen çocuklar hakkında uygulanacak güvenlik tedbirlerinin usûl ve esaslarına,
çocuk mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkilerine ilişkin hükümleri kapsar.
Tanımlar
Madde 3- (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Çocuk: Daha erken yaşta ergin olsa bile, onsekiz yaşını doldurmamış kişiyi; bu
kapsamda,
- Korunma ihtiyacı olan çocuk: Bedensel, zihinsel, ahlaki, sosyal ve duygusal gelişimi
ile kişisel güvenliği tehlikede olan, ihmal veya istismar edilen ya da suç mağduru çocuğu, - Suça sürüklenen çocuk: Kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiası ile
hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılan ya da işlediği fiilden dolayı hakkında güvenlik
tedbirine karar verilen çocuğu,
b) Mahkeme: Çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemelerini,
c) Çocuk hâkimi: Hakkında kovuşturma başlatılmış olanlar hariç, suça sürüklenen
çocuklarla korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında uygulanacak tedbir kararlarını veren çocuk
mahkemesi hâkimini,
d) Kurum: Bu Kanun kapsamındaki çocuğun bakılıp gözetildiği, hakkında verilen tedbir
kararlarının yerine getirildiği resmî veya özel kurumları,e) (Değişik: 13/6/2012-6327/38 md.) Sosyal çalışma görevlisi: Psikolojik danışmanlık
ve rehberlik, psikoloji, sosyoloji, çocuk gelişimi, öğretmenlik, aile ve tüketici bilimleri ve
sosyal hizmet alanlarında eğitim veren kurumlardan mezun meslek mensuplarını,
İfade eder.
Temel ilkeler
Madde 4- (1) Bu Kanunun uygulanmasında, çocuğun haklarının korunması amacıyla;
a) Çocuğun yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarının güvence altına alınması,
b) Çocuğun yarar ve esenliğinin gözetilmesi,
c) Çocuk ve ailesinin herhangi bir nedenle ayrımcılığa tâbi tutulmaması,
d) Çocuk ve ailesi bilgilendirilmek suretiyle karar sürecine katılımlarının sağlanması,
e) Çocuğun, ailesinin, ilgililerin, kamu kurumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının
işbirliği içinde çalışmaları,
f) İnsan haklarına dayalı, adil, etkili ve süratli bir usûl izlenmesi,
g) Soruşturma ve kovuşturma sürecinde çocuğun durumuna uygun özel ihtimam
gösterilmesi,
h) Kararların alınmasında ve uygulanmasında, çocuğun yaşına ve gelişimine uygun
eğitimini ve öğrenimini, kişiliğini ve toplumsal sorumluluğunu geliştirmesinin desteklenmesi,
i) Çocuklar hakkında özgürlüğü kısıtlayıcı tedbirler ile hapis cezasına en son çare olarak
başvurulması,
j) Tedbir kararı verilirken kurumda bakım ve kurumda tutmanın son çare olarak
görülmesi, kararların verilmesinde ve uygulanmasında toplumsal sorumluluğun paylaşılmasının
sağlanması,
k) Çocukların bakılıp gözetildiği, tedbir kararlarının uygulandığı kurumlarda
yetişkinlerden ayrı tutulmaları,
l) Çocuklar hakkında yürütülen işlemlerde, yargılama ve kararların yerine
getirilmesinde kimliğinin başkaları tarafından belirlenememesine yönelik önlemler alınması,
İlkeleri gözetilir.
İKİNCİ BÖLÜM
Koruyucu ve Destekleyici Tedbirler
Koruyucu ve destekleyici tedbirler
Madde 5- (1) Koruyucu ve destekleyici tedbirler, çocuğun öncelikle kendi aile
ortamında korunmasını sağlamaya yönelik danışmanlık, eğitim, bakım, sağlık ve barınma
konularında alınacak tedbirlerdir. Bunlardan;
a) Danışmanlık tedbiri, çocuğun bakımından sorumlu olan kimselere çocuk yetiştirme
konusunda; çocuklara da eğitim ve gelişimleri ile ilgili sorunlarının çözümünde yol göstermeye,
b) Eğitim tedbiri, çocuğun bir eğitim kurumuna gündüzlü veya yatılı olarak devamına;
iş ve meslek edinmesi amacıyla bir meslek veya sanat edinme kursuna gitmesine veya meslek
sahibi bir ustanın yanına yahut kamuya ya da özel sektöre ait işyerlerine yerleştirilmesine,c) Bakım tedbiri, çocuğun bakımından sorumlu olan kimsenin herhangi bir nedenle
görevini yerine getirememesi hâlinde, çocuğun resmî veya özel bakım yurdu ya da koruyucu
aile hizmetlerinden yararlandırılması veya bu kurumlara yerleştirilmesine,
d) Sağlık tedbiri, çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığının korunması ve tedavisi için gerekli
geçici veya sürekli tıbbî bakım ve rehabilitasyonuna, bağımlılık yapan maddeleri kullananların
tedavilerinin yapılmasına,
e) Barınma tedbiri, barınma yeri olmayan çocuklu kimselere veya hayatı tehlikede olan
hamile kadınlara uygun barınma yeri sağlamaya,
Yönelik tedbirdir.
(2) Hakkında, birinci fıkranın (e) bendinde tanımlanan barınma tedbiri uygulanan
kimselerin, talepleri hâlinde kimlikleri ve adresleri gizli tutulur.
(3) Tehlike altında bulunmadığının tespiti ya da tehlike altında bulunmakla birlikte veli
veya vasisinin ya da bakım ve gözetiminden sorumlu kimsenin desteklenmesi suretiyle
tehlikenin bertaraf edileceğinin anlaşılması hâlinde; çocuk, bu kişilere teslim edilir. Bu fıkranın
uygulanmasında, çocuk hakkında birinci fıkrada belirtilen tedbirlerden birisine de karar
verilebilir.
Kuruma başvuru
Madde 6- (1) Adlî ve idarî merciler, kolluk görevlileri, sağlık ve eğitim kuruluşları,
sivil toplum kuruluşları, korunma ihtiyacı olan çocuğu Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme
Kurumuna bildirmekle yükümlüdür. Çocuk ile çocuğun bakımından sorumlu kimseler çocuğun
korunma altına alınması amacıyla Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna
başvurabilir.
(2) Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu kendisine bildirilen olaylarla ilgili
olarak gerekli araştırmayı derhâl yapar.
Koruyucu ve destekleyici tedbir kararı alınması
Madde 7- (1) Çocuklar hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı; çocuğun anası,
babası, vasisi, bakım ve gözetiminden sorumlu kimse, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme
Kurumu ve Cumhuriyet savcısının istemi üzerine veya re’sen çocuk hâkimi tarafından alınabilir.
(2) Tedbir kararı verilmeden önce çocuk hakkında sosyal inceleme yaptırılabilir.
(3) Tedbirin türü kararda gösterilir. Bir veya birden fazla tedbire karar verilebilir.
(4) Hâkim, hakkında koruyucu ve destekleyici tedbire karar verdiği çocuğun denetim
altına alınmasına da karar verebilir.
(5) Hâkim, çocuğun gelişimini göz önünde bulundurarak koruyucu ve destekleyici
tedbirin kaldırılmasına veya değiştirilmesine karar verebilir. Bu karar acele hâllerde, çocuğun
bulunduğu yer hâkimi tarafından da verilebilir. Ancak bu durumda karar, önceki kararı alan
hâkim veya mahkemeye bildirilir.(6) Tedbirin uygulanması, onsekiz yaşın doldurulmasıyla kendiliğinden sona erer.
Ancak hâkim, eğitim ve öğrenimine devam edebilmesi için ve rızası alınmak suretiyle tedbirin
uygulanmasına belli bir süre daha devam edilmesine karar verebilir.
(7) Mahkeme, korunma ihtiyacı olan çocuk hakkında, koruyucu ve destekleyici tedbir
kararının yanında 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre
velayet, vesayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında da karar vermeye
yetkilidir.
Tedbirlerde yetki
Madde 8- (1) Korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında koruyucu ve destekleyici
tedbirler, çocuğun menfaatleri bakımından kendisinin, ana, baba, vasisi veya birlikte yaşadığı
kimselerin bulunduğu yerdeki çocuk hâkimince alınır.
(2) Tedbir kararlarının uygulanması, kararı veren hâkim veya mahkemece en geç üçer
aylık sürelerle incelettirilir.
(3) Hâkim veya mahkeme; denetim memurları, çocuğun velisi, vasisi, bakım ve
gözetimini üstlenen kimselerin, tedbir kararını yerine getiren kişi ve kuruluşun temsilcisi ile
Cumhuriyet savcısının talebi üzerine veya re’sen çocuğa uygulanan tedbirin sonuçlarını
inceleyerek kaldırabilir, süresini uzatabilir veya değiştirebilir.
Acil korunma kararı alınması
Madde 9- (1) Derhâl korunma altına alınmasını gerektiren bir durumun varlığı hâlinde
çocuk, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından bakım ve gözetim altına
alındıktan sonra acil korunma kararının alınması için Kurum tarafından çocuğun Kuruma
geldiği tarihten itibaren en geç beş gün içinde çocuk hâkimine müracaat edilir. Hâkim
tarafından, üç gün içinde talep hakkında karar verilir. Hâkim, çocuğun bulunduğu yerin gizli
tutulmasına ve gerektiğinde kişisel ilişkinin tesisine karar verebilir.
(2) Acil korunma kararı en fazla otuz günlük süre ile sınırlı olmak üzere verilebilir. Bu
süre içinde Kurumca çocuk hakkında sosyal inceleme yapılır. Kurum, yaptığı inceleme
sonucunda, tedbir kararı alınmasının gerekmediği sonucuna varırsa bu yöndeki görüşünü ve
sağlayacağı hizmetleri hâkime bildirir. Çocuğun, ailesine teslim edilip edilmeyeceğine veya
uygun görülen başkaca bir tedbire hâkim tarafından karar verilir.
(3) Kurum, çocuk hakkında tedbir kararı alınması gerektiği sonucuna varırsa hâkimden
koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilmesini talep eder.
Bakım ve barınma kararlarının yerine getirilmesi
Madde 10- (1) Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından, kendisine
intikal eden olaylarda gerekli önlemler derhâl alınarak çocuk, resmî veya özel kuruluşlara
yerleştirilir.Çocuklara özgü güvenlik tedbiri
Madde 11- (1) Bu Kanunda düzenlenen koruyucu ve destekleyici tedbirler, suça
sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklar bakımından, çocuklara özgü güvenlik
tedbiri olarak anlaşılır.
Akıl hastalığı
Madde 12- (1) Suça sürüklenen çocuğun aynı zamanda akıl hastası olması hâlinde,
26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 31 inci maddesinin birinci ve ikinci
fıkraları kapsamına giren çocuklar hakkında, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri uygulanır.
Tedbir kararlarında usûl
Madde 13- (1) Bu Kanunun 7 nci maddesinin yedinci fıkrasında öngörülen durumlar
hariç olmak üzere, suça sürüklenen ve ceza sorumluluğu olmayan çocuklarla korunma ihtiyacı
olan çocuklar hakkında duruşma yapılmaksızın tedbir kararı verilir. Ancak, hâkim zaruret
gördüğü hâllerde duruşma yapabilir.
(2) Tedbir kararının verilmesinden önce yeterli idrak gücüne sahip olan çocuğun görüşü
alınır, ilgililer dinlenebilir, çocuk hakkında sosyal inceleme raporu düzenlenmesi istenebilir.
Kanun yolu
Madde 14- (1) Bu Kanun hükümlerine göre, çocuk hâkimi tarafından alınan tedbir
kararlarına karşı itiraz yolu açıktır. İtiraz, 4.12.2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi
Kanununun itiraza ilişkin hükümlerine göre en yakın çocuk mahkemesine yapılır.
İKİNCİ KISIM
Soruşturma ve Kovuşturma
BİRİNCİ BÖLÜM
Soruşturma
Soruşturma
Madde 15- (1) Suça sürüklenen çocuk hakkındaki soruşturma çocuk bürosunda görevli
Cumhuriyet savcısı tarafından bizzat yapılır.
(2) Çocuğun ifadesinin alınması veya çocuk hakkındaki diğer işlemler sırasında,
çocuğun yanında sosyal çalışma görevlisi bulundurulabilir.
(3) Cumhuriyet savcısı soruşturma sırasında gerekli görüldüğünde çocuk hakkında
koruyucu ve destekleyici tedbirlerin uygulanmasını çocuk hâkiminden isteyebilir.
Çocuğun gözaltında tutulması
Madde 16- (1) Gözaltına alınan çocuklar, kolluğun çocuk biriminde tutulur.(2) Kolluğun çocuk biriminin bulunmadığı yerlerde çocuklar, gözaltına alınan
yetişkinlerden ayrı bir yerde tutulur.
İştirak hâlinde işlenen suçlar
Madde 17- (1) Çocukların yetişkinlerle birlikte suç işlemesi hâlinde, soruşturma ve
kovuşturma ayrı yürütülür.
(2) Bu hâlde de çocuklar hakkında gerekli tedbirler uygulanmakla beraber, mahkeme
lüzum gördüğü takdirde çocuk hakkındaki yargılamayı genel mahkemedeki davanın sonucuna
kadar bekletebilir.
(3) Davaların birlikte yürütülmesinin zorunlu görülmesi hâlinde, genel mahkemelerde,
yargılamanın her aşamasında, mahkemelerin uygun bulması şartıyla birleştirme kararı
verilebilir. Bu takdirde birleştirilen davalar genel mahkemelerde görülür.
Çocuğun nakli
Madde 18- (1) Çocuklara zincir, kelepçe ve benzeri aletler takılamaz. Ancak; zorunlu
hâllerde çocuğun kaçmasını, kendisinin veya başkalarının hayat veya beden bütünlükleri
bakımından doğabilecek tehlikeleri önlemek için kolluk tarafından gerekli önlem alınabilir.
Kamu davasının açılmasının ertelenmesi
Madde 19- (Değişik: 6/12/2006-5560/39 md.)
(1) Çocuğa yüklenen suçtan dolayı Ceza Muhakemesi Kanunundaki koşulların varlığı
halinde, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilebilir. Ancak, bu kişiler açısından
erteleme süresi üç yıldır.
(2) (Ek:17/10/2019-7188/33 md.) Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesinin
ikinci fıkrasında belirtilen hapis cezasının üst sınırı, on beş yaşını doldurmamış çocuklar
bakımından beş yıl olarak uygulanır.
Adlî kontrol
Madde 20- (1) Suça sürüklenen çocuklar hakkında soruşturma veya kovuşturma
evrelerinde adlî kontrol tedbiri olarak Ceza Muhakemesi Kanununun 109 uncu maddesinde
sayılanlar ile aşağıdaki tedbirlerden bir ya da birkaçına karar verilebilir:
a) Belirlenen çevre sınırları dışına çıkmamak.
b) Belirlenen bazı yerlere gidememek veya ancak bazı yerlere gidebilmek.
c) Belirlenen kişi ve kuruluşlarla ilişki kurmamak.
(2) Ancak bu tedbirlerden sonuç alınamaması, sonuç alınamayacağının anlaşılması veya
tedbirlere uyulmaması durumunda tutuklama kararı verilebilir.
(3) (Ek:14/4/2020-7242/54 md.) Denetimli serbestlik müdürlüğü tarafından takip
edilen çocuk için adli kontrol süresince rehberlik edecek bir uzman görevlendirilir ve çocuk
hakkında yapılacak ihtiyaç değerlendirmesine göre iyileştirme çalışmaları yürütülür.Tutuklama yasağı
Madde 21- (1) Onbeş yaşını doldurmamış çocuklar hakkında üst sınırı beş yılı aşmayan
hapis cezasını gerektiren fiillerinden dolayı tutuklama kararı verilemez.
İKİNCİ BÖLÜM
Kovuşturma
Duruşma
Madde 22- (1) Çocuk, velisi, vasisi, mahkemece görevlendirilmiş sosyal çalışma görevlisi,
çocuğun bakımını üstlenen aile ve kurumda bakılıyorsa kurumun temsilcisi duruşmada hazır
bulunabilir.
(2) Mahkeme veya hâkim, çocuğun sorgusu veya çocuk hakkındaki diğer işlemler
sırasında çocuğun yanında sosyal çalışma görevlisi bulundurabilir.
(3) Duruşmalarda hazır bulunan çocuk, yararı gerektirdiği takdirde duruşma salonundan
çıkarılabileceği gibi sorgusu yapılmış çocuğun duruşmada hazır bulundurulmasına da gerek
görülmeyebilir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Madde 23- (Değişik: 6/12/2006-5560/40 md.)
(1) Çocuğa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda, Ceza Muhakemesi
Kanunundaki koşulların varlığı halinde, mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
karar verilebilir. Ancak, bu kişiler açısından denetim süresi üç yıldır.
Uzlaşma
Madde 24- (Değişik: 6/12/2006-5560/41 md.)
(1) Ceza Muhakemesi Kanununun uzlaşmaya ilişkin hükümleri suça sürüklenen
çocuklar bakımından da uygulanır.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Mahkemeler ve Cumhuriyet Savcılığı
BİRİNCİ BÖLÜM
Mahkemelerin Kuruluş, Görev ve Yetkisi
Mahkemelerin kuruluşu
Madde 25- (1) Çocuk mahkemesi, tek hâkimden oluşur. Bu mahkemeler her il
merkezinde kurulur. Ayrıca, bölgelerin coğrafi durumları ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak
belirlenen ilçelerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü alınarak
kurulabilir. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde çocuk mahkemelerinin birden fazla dairesi
oluşturulabilir. Bu daireler numaralandırılır. Çocuk mahkemelerinde yapılan duruşmalarda
Cumhuriyet savcısı bulunmaz. Mahkemelerin bulunduğu yerlerdeki Cumhuriyet savcıları,
çocuk mahkemeleri kararlarına karşı kanun yoluna başvurabilirler.(2) Çocuk ağır ceza mahkemelerinde bir başkan ile yeteri kadar üye bulunur ve
mahkeme bir başkan ve iki üye ile toplanır. Bu mahkemeler bölgelerin coğrafi durumları ve iş
yoğunluğu göz önünde tutularak belirlenen yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun
olumlu görüşü alınarak kurulur. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde çocuk ağır ceza
mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Bu daireler numaralandırılır.
Mahkemelerin görevi
Madde 26- (1) Çocuk mahkemesi, asliye ceza mahkemesi ile sulh ceza mahkemesinin
görev alanına giren suçlar bakımından, suça sürüklenen çocuklar hakkında açılacak davalara
bakar.
(2) Çocuk ağır ceza mahkemesi, çocuklar tarafından işlenen ve ağır ceza mahkemesinin
görev alanına giren suçlarla ilgili davalara bakar.
(3) Mahkemeler ve çocuk hâkimi, bu Kanunda ve diğer kanunlarda yer alan tedbirleri
almakla görevlidir.
(4) Çocuklar hakkında açılan kamu davaları, Kanunun 17 nci maddesi hükümleri saklı
kalmak kaydıyla bu Kanunla kurulan mahkemelerde görülür.
Mahkemelerin yargı çevresi
Madde 27- (1) Çocuk mahkemelerinin yargı çevresi, kurulduğu il ve ilçenin mülkî
sınırlarıyla belirlenir.
(2) Çocuk ağır ceza mahkemelerinin yargı çevresi, bulundukları il merkezi ve ilçeler ile
bunlara adlî yönden bağlanan ilçelerin idarî sınırlarıdır.
(3) Coğrafi durum ve iş yoğunluğu göz önünde tutularak çocuk mahkemeleri ile çocuk
ağır ceza mahkemelerinin yargı çevresinin belirlenmesine veya değiştirilmesine Adalet
Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca karar verilir.
Hâkimlerin atanmaları
Madde 28- (1) Mahkemelere, atanacakları bölgeye veya bir alt bölgeye hak kazanmış,
adlî yargıda görevli, tercihan çocuk hukuku alanında uzmanlaşmış, çocuk psikolojisi ve sosyal
hizmet alanlarında eğitim almış olan hâkimler ve Cumhuriyet savcıları arasından Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kurulunca atama yapılır.
(2) Atamalarda istekli olanlarla daha önce bu görevlerde bulunmuş olanlara öncelik
tanınır.
(3) Herhangi bir nedenle görevine gelemeyen hâkimin yerine bu hâkim görevine
başlayıncaya veya Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca yetkilendirme yapılıncaya kadar o
yerdeki hâkimlerden hangisinin bakacağı, birinci fıkrada aranan nitelikler de gözetilerek adlî
yargı adalet komisyonu başkanınca belirlenir.İKİNCİ BÖLÜM
Cumhuriyet Savcılığı ve Kolluk
Cumhuriyet savcılığı çocuk bürosu
Madde 29- (1) Cumhuriyet başsavcılıklarında bir çocuk bürosu kurulur. Cumhuriyet
başsavcısınca 28 inci maddenin birinci fıkrasında öngörülen nitelikleri haiz olanlar arasından
yeterli sayıda Cumhuriyet savcısı, bu büroda görevlendirilir.
Çocuk bürosunun görevleri
Madde 30- (1) Çocuk bürosunun görevleri;
a) Suça sürüklenen çocuklar hakkındaki soruşturma işlemlerini yürütmek,
b) Çocuklar hakkında tedbir alınması gereken durumlarda, gecikmeksizin tedbir
alınmasını sağlamak,
c) Korunma ihtiyacı olan, suç mağduru veya suça sürüklenen çocuklardan yardıma,
eğitime, işe, barınmaya ihtiyacı olan veya uyum güçlüğü çekenlere ihtiyaç duydukları destek
hizmetlerini sağlamak üzere, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ve sivil toplum kuruluşlarıyla
işbirliği içinde çalışmak, bu gibi durumları çocukları korumakla görevli kurum ve kuruluşlara
bildirmek,
d) Bu Kanunla ve diğer kanunlarla verilen görevleri yerine getirmektir.
(2) Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde, bu görevler çocuk bürosunda görevli
olmayan Cumhuriyet savcıları tarafından da yerine getirilebilir.
Kolluğun çocuk birimi
Madde 31- (1) Çocuklarla ilgili kolluk görevi, öncelikle kolluğun çocuk birimleri
tarafından yerine getirilir.
(2) Kolluğun çocuk birimi, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocuklar hakkında
işleme başlandığında durumu, çocuğun veli veya vasisine veya çocuğun bakımını üstlenen
kimseye, baroya ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna, çocuk resmî bir kurumda
kalıyorsa ayrıca kurum temsilcisine bildirir. Ancak, çocuğu suça azmettirdiğinden veya istismar
ettiğinden şüphelenilen yakınlarına bilgi verilmez.
(3) Çocuk, kollukta bulunduğu sırada yanında yakınlarından birinin bulunmasına imkân
sağlanır.
(4) Kolluğun çocuk birimlerindeki personeline, kendi kurumları tarafından çocuk
hukuku, çocuk suçluluğunun önlenmesi, çocuk gelişimi ve psikolojisi, sosyal hizmet gibi
konularda eğitim verilir.
(5) Çocuğun korunma ihtiyacı içinde bulunduğunun bildirimi ya da tespiti veya
hakkında acil korunma kararı almak için beklemenin, çocuğun yararına aykırı olacağını
gösteren nedenlerin varlığı hâlinde kolluğun çocuk birimi, durumun gerektirdiği önlemleri
almak suretiyle çocuğun güvenliğini sağlar ve mümkün olan en kısa sürede Sosyal Hizmetler
ve Çocuk Esirgeme Kurumuna teslim eder.Görevlilerin eğitimleri
Madde 32- (1) Mahkemelerde görevlendirilecek hâkimler ve Cumhuriyet savcıları ile
sosyal çalışma görevlilerine ve denetimli serbestlik ve yardım merkezi şube müdürlüğünde
görevli denetim görevlilerine, adaylık dönemlerinde Adalet Bakanlığınca belirlenen esaslara
uygun çocuk hukuku, sosyal hizmet, çocuk gelişimi ve psikolojisi gibi konularda eğitim verilir.
(2) Mahkemelere görevlendirilenlerin, görevleri süresince, alanlarında uzmanlaşmalarını
sağlama ve kendilerini geliştirmelerine yönelik hizmet içi eğitim almaları sağlanır.1
(3) Hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimin usûl ve esasları yönetmelikle belirlenir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Sosyal İnceleme
Sosyal çalışma görevlileri
Madde 33- (1) (Değişik cümle:17/10/2019-7188/35 md.) Adalet Bakanlığınca en az
lisans öğrenimi görmüş olanlar arasından yeterli sayıda sosyal çalışma görevlisi mahkemelere
görevlendirilmek üzere adliyelere atanır. Atamada; çocuk ve aile sorunları ile çocuk hukuku ve
çocuk suçluluğunun önlenmesi alanlarında lisansüstü eğitim yapmış olanlar tercih edilir.
(2) Mahkemelere görevlendirilen veya bu Kanun kapsamındaki tedbirleri uygulayan
sosyal çalışma görevlilerine almakta oldukları aylıklarının brüt tutarının yüzde ellisi oranında
ödenek verilir.2
(3) Bu görevlilerin bulunmaması, görevin bunlar tarafından yapılmasında fiilî veya
hukukî bir engel bulunması ya da başka bir uzmanlık dalına ihtiyaç duyulması gibi durumlarda,
diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlar ile serbest meslek icra eden birinci fıkrada
öngörülen nitelikleri haiz kimseler de sosyal çalışma görevlisi olarak görevlendirilebilirler.
(4) Hakkında sosyal inceleme yapılacak çocuğun, incelemeye tâbi tutulacak çevresi
mahkemenin yetki alanı dışında ise, davayı gören mahkemenin talimatına bağlı olarak çocuğun
bulunduğu yerdeki mahkemece inceleme yaptırılır. Büyükşehir belediye sınırları içinde kalan
yerlerde bu inceleme, davayı gören mahkemeye bağlı olarak çalışan sosyal çalışma
görevlilerince yapılabilir.
Sosyal çalışma görevlilerinin görevleri
Madde 34- (1) Sosyal çalışma görevlilerinin görevi;
a) Görevlendirildikleri çocuk hakkında derhâl sosyal inceleme yapmak, hazırladıkları
raporları kendilerini görevlendiren mercie sunmak,
17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 34 üncü maddesiyle bu fıkrada yer alan “atananların,”
ibaresi “görevlendirilenlerin,” şeklinde değiştirilmiştir.
2
17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 35 inci maddesiyle bu fıkrada yer alan “atanan ve bu Kanun
kapsamındaki tedbirleri uygulayan Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunda görevli” ibaresi
“görevlendirilen veya bu Kanun kapsamındaki tedbirleri uygulayan” şeklinde değiştirilmiştir.
1b) Suça sürüklenen çocuğun ifadesinin alınması veya sorgusu sırasında yanında
bulunmak,
c) Bu Kanun kapsamında mahkemeler ve çocuk hâkimleri tarafından verilen diğer
görevleri yerine getirmektir.
(2) İlgililer, sosyal çalışma görevlilerinin çalışmaları sırasında kendilerine yardımcı
olmak ve çocuk hakkında istenen bilgileri vermek zorundadır.
(3) Sosyal çalışma görevlilerinin, görevleri sırasında yaptıkları ve hâkim tarafından
takdir edilen masrafları Cumhuriyet başsavcılığının suçüstü ödeneğinden ödenir.
Sosyal inceleme
Madde 35- (1) Bu Kanun kapsamındaki çocuklar hakkında mahkemeler, çocuk
hâkimleri veya Cumhuriyet savcılarınca gerektiğinde çocuğun bireysel özelliklerini ve sosyal
çevresini gösteren inceleme yaptırılır. Sosyal inceleme raporu, çocuğun, işlediği fiilin hukukî
anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin
mahkeme tarafından takdirinde göz önünde bulundurulur.
(2) Derhâl tedbir alınmasını gerektiren durumlarda sosyal inceleme daha sonra da
yaptırılabilir.
(3) Mahkeme veya çocuk hâkimi tarafından çocuk hakkında sosyal inceleme
yaptırılmaması hâlinde, gerekçesi kararda gösterilir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Denetim
Denetim altına alma kararı
Madde 36- (1) Hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilen, kamu davasının
açılmasının ertelenmesi kararı onanan, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen
çocuğun denetim altına alınmasına karar verilebilir.
Denetim görevlisinin görevlendirilmesi
Madde 37- (1) Denetim altına alınan çocukla ilgili olarak denetimli serbestlik ve yardım
merkezi şube müdürlüğü tarafından bir denetim görevlisi görevlendirilir. Ancak, korunma
ihtiyacı olan çocuklar veya suç tarihinde oniki yaşını bitirmemiş suça sürüklenen çocuklar ile
çocuğun aileye teslimi yönünde karar verilmesi hâlinde, bu çocuklar hakkında denetim görevi
gözetim esaslarına göre Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından yerine
getirilir.
(2) Görevlendirme sırasında çocuğun kişisel özellik ve ihtiyaçları dikkate alınır ve
çocuğa kolay ulaşabilecek olanlar tercih edilir.
Denetim görevlisinin görevleri
Madde 38- (1) Denetim görevlisinin görevleri şunlardır:
a) Kararla ulaşılmak istenen amacın gerçekleşmesi için çocuğun eğitim, aile, kurum, iş
ve sosyal çevreye uyumunu sağlamak üzere onu desteklemek, yardımcı olmak, gerektiğinde
önerilerde bulunmak.b) Çocuğa eğitim, iş, destek alabileceği kurumlar, hakları ve haklarını kullanma
konularında rehberlik etmek.
c) İhtiyaç duyacağı hizmetlerden yararlanmasında çocuğa yardımcı olmak.
d) Kaldığı yerleri ve ilişki kurduğu kişileri ziyaret ederek çocuğun içinde yaşadığı
şartları, ailesi ve çevresiyle ilişkilerini, eğitim ve iş durumunu, boş zamanlarını değerlendirme
faaliyetlerini yerinde incelemek.
e) Alınan kararın uygulanmasını, bu uygulamanın sonuçlarını ve çocuk üzerindeki
etkilerini izlemek, tâbi tutulduğu yükümlülüklerin yerine getirilmesini denetlemek.
f) Çocuğun gelişimi hakkında, üçer aylık sürelerle Cumhuriyet savcısı veya mahkemeye
rapor vermek.
(2) Denetim görevlisi, görevini yerine getirirken gerektiğinde çocuğun ana ve babası,
vasisi, bakım ve gözetiminden sorumlu kimse ve öğretmenleriyle işbirliği yapar.
(3) Çocuğun ana ve babası, vasisi, bakım ve gözetiminden sorumlu kimse çocuğun
devam ettiği okul, işyeri veya çocukla ilgili bilgiye sahip kurumların yetkilileri, denetim
görevlisine yardımcı olmak, görevi gereğince istediği bilgileri vermek zorundadırlar.
(4) Çocuğun yakınları denetim görevlisinin yetkilerine müdahale edemezler.
Denetim plânı ve raporu
Madde 39- (1) Çocuğa uygulanacak denetimin yöntemi, denetim görevlisince, sosyal
incelemeyi yapan uzman veya sosyal çalışma görevlisi ile birlikte, görevlendirmeyi takip eden
on gün içinde hazırlanacak bir plânla belirlenir.3
(2) Denetim plânı hazırlanırken;
a) Çocuk hakkında alınan tedbirin amacı, niteliği ve süresi,
b) Çocuğun ihtiyaçları,
c) Çocuğun içinde bulunduğu tehlike hâlinin ciddiyeti,
d) Çocuğun ana ve babası, vasisi, bakım ve gözetiminden sorumlu kimse tarafından
çocuğa verilen desteğin derecesi,
e) Suça sürüklenmesi sebebiyle tedbir alınmış ise suç teşkil eden fiilin mahiyeti,
f) Çocuğun görüşü,
Dikkate alınır.
(3) Denetim plânı, mahkeme veya çocuk hâkimince onaylandıktan sonra derhâl uygulanır.
Denetim görevlisi, kararın uygulama biçimi, çocuk üzerindeki etkileri ile çocuğun ana ve babası,
vasisi, bakım ve gözetiminden sorumlu kimselerin veya kurumların çocuğa karşı
sorumluluklarını gereğince yerine getirip getirmedikleri, kararın değiştirilmesini gerektirir bir
durum olup olmadığı ve istenen diğer hususlarda her ay, ayrıca talep hâlinde mahkeme veya
çocuk hâkimine rapor verir.
17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 37 nci maddesiyle bu fıkrada yer alan “mahkeme
nezdindeki” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.
3Denetimin sona ermesi
Madde 40- (1) Denetim, kararda öngörülen sürenin dolmasıyla sona erer. Tedbirden
beklenen yararın elde edilmesi hâlinde denetim, sürenin dolmasından önce de kaldırılabilir.
(2) Denetim, çocuğun başka bir suçtan dolayı tutuklanması veya cezasının yerine
getirilmesine başlanmakla sona erer.
Sosyal inceleme ve denetim raporları hakkında bilgi edinme
Madde 41- (1) Sosyal inceleme raporu ile denetim plânı ve raporunun birer örneğini
çocuğun avukatı veya yasal temsilcisi Cumhuriyet savcısından, mahkemeden veya çocuk
hâkiminden alabilir. Çocuğa raporun içeriği hakkında bilgi verilir.
(2) Ancak, çocuk ve avukatı hariç olmak üzere birinci fıkrada gösterilen kişilerin sosyal
inceleme raporu ile denetim plânı ve raporu hakkında bilgi sahibi olmasının çocuğun yararına
aykırı olduğuna kanaat getirilirse, bunların incelenmesi kısmen veya tamamen yasaklanabilir.
DÖRDÜNCÜ KISIM4
Çocuk Teslimi ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulması
Görevli ve yetkili birim
MADDE 41/A- (Ek:24/11/2021-7343/39 md.)
(1) Çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair aile mahkemeleri
tarafından verilen ilam veya tedbir kararları, çocuğun üstün yararı esas alınarak, Adalet
Bakanlığınca kurulan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüklerince bu Kısım hükümlerine
göre yerine getirilir.
(2) Müdürlüklerde müdür, yeteri kadar müdür yardımcısı ve personel ile psikolog,
pedagog ve sosyal çalışmacı Adalet Bakanlığı tarafından görevlendirilir.
(3) Müdürlük bulunmayan yerlerde bu Kısım kapsamında yer alan görevler, Adalet
Bakanlığınca belirlenen hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğü tarafından yerine getirilir.
(4) İlam ve tedbir kararlarının yerine getirilmesinde çocuğun yerleşim yeri müdürlüğü
yetkilidir.
(5) İlam ve tedbir kararları müdürlük tarafından görevlendirilen psikolog, pedagog,
sosyal çalışmacı, çocuk gelişimci ve rehber öğretmen gibi uzmanlar, uzmanın bulunmadığı
yerlerde ise öğretmen marifetiyle yerine getirilir.
(6) İlam ve tedbir kararlarını yerine getirmek için müdürlüğün talebi üzerine, valilikler
tarafından kamu kurum ve kuruluşlarında görevli, beşinci fıkrada belirtilen uzmanların yer
aldığı bir görevli listesi oluşturulur. Bu uzmanların yeterli sayıda olmaması hâlinde öğretmenler
de listeye dâhil edilir. Bu listede yer alan uzman ve öğretmenlerin görev yapacakları yer ve
tarihler müdürlükler tarafından belirlenir.
24/11/2021 tarihli ve 7343 sayılı Kanunun 39 uncu maddesiyle Kanununa 41 inci maddesinden sonra
gelmek üzere başlığı ile birlikte Dördüncü Kısım eklenmiş, mevcut Dördüncü Kısım, Beşinci Kısım
olarak teselsül ettirilmiştir.
4Çocuk teslimine dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesi
MADDE 41/B- (Ek:24/11/2021-7343/40 md.)
(1) Çocuk teslimine dair ilam veya tedbir kararları, yükümlüsü tarafından rızasıyla
yerine getirilmediği takdirde hak sahibi, ilam veya tedbir kararının yerine getirilmesi için
müdürlüğe başvurabilir.
(2) Talebi alan müdürlük, her türlü iletişim vasıtasını kullanarak yükümlüyle irtibata
geçer ve müdürlük tarafından belirlenen gün ve saatte hak sahibine teslim edilmek üzere
çocuğun belirlenen yere getirilmesini derhâl bildirir; bu bildirimin yapıldığını veya yükümlüyle
irtibat kurulamadığını tutanağa bağlar.
(3) Yükümlüyle irtibat kurulamaz veya yükümlü çocuğu getirmeyeceğini beyan ederse
yahut yükümlü çocuğu belirlenen yere getirmezse müdürlük, derhâl yükümlüye, çocuğun
teslimine dair bir teslim emri gönderir. Emir, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu
hükümlerine göre yükümlüye tebliğ edilir. Bu emirde aşağıdaki hususlar yer alır:
a) Müdürlük tarafından belirlenen gün ve saatte çocuğu emirde belirtilen yere getirmek
zorunda olduğu.
b) Çocuğu emirde belirtilen yere getirmesine engel teşkil edecek derecede haklı bir
mazereti varsa teslim gününden önce müdürlüğe bildirimde bulunarak çocuğun müdürlükçe
alınmasını talep etmesi gerektiği.
c) Çocuğu getirmez veya haklı mazereti nedeniyle müdürlükçe alınmasını talep etmezse,
çocuğun, uzman veya öğretmen marifetiyle gerekirse kolluktan yardım alınarak ve zor
kullanılarak teslim alınacağı.
d) Emrin gereğinin yerine getirilmemesi hâlinde disiplin hapsiyle cezalandırılacağı.
e) Müdürlükçe yapılan iş ve işlemlere karşı, öğrenme veya tebliğ tarihinden itibaren bir
hafta içinde, işlemi yapan müdürlüğün bulunduğu yer aile mahkemesine şikâyette
bulunabileceği.
(4) Müdürlüğün belirlediği yere getirilen veya yükümlünün haklı mazereti nedeniyle
müdürlükçe alınan çocuk hak sahibine teslim edilir.
(5) Yükümlü, emrin gereğini yerine getirmezse, çocuk nerede bulunursa bulunsun
müdürlük tarafından alınarak hak sahibine teslim edilir. Bu hâlde kolluktan yardım istenebilir.
Kolluk birimleri, zor kullanma dâhil bu konudaki talepleri derhâl yerine getirir.
(6) Çocuk hak sahibine teslim edildikten sonra yükümlü haklı bir sebep olmaksızın
çocuğu tekrar alırsa ayrıca yeni bir hükme veya yükümlüyle irtibata geçmeye ya da teslim emri
tebliğine gerek olmaksızın çocuk beşinci fıkra uyarınca hak sahibine teslim edilir.
(7) Çocuğun üstün yararının gerektirdiği hâllerde müdürlük, yükümlüyle irtibata
geçmeye veya teslim emri tebliğine gerek olmaksızın doğrudan beşinci fıkra hükmünü
uygulayabilir.
Çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesi
MADDE 41/C- (Ek:24/11/2021-7343/41 md.)
(1) Çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararları, yükümlüsü
tarafından rızasıyla yerine getirilmediği takdirde hak sahibi, ilam veya tedbir kararının yerine
getirilmesi için müdürlüğe başvurabilir.(2) Talebi alan müdürlük, her türlü iletişim vasıtasını kullanarak yükümlüyle irtibata
geçer; ilam veya tedbir kararında belirtilen gün ve saatte hak sahibine teslim edilmek üzere
çocuğun müdürlük tarafından belirlenen yere getirilmesini derhâl bildirir; bu bildirimin
yapıldığını veya yükümlüyle irtibat kurulamadığını tutanağa bağlar.
(3) Yükümlüyle irtibat kurulamaz veya yükümlü çocuğu getirmeyeceğini beyan ederse
yahut belirlenen yere getirmezse müdürlük, derhâl yükümlüye, çocukla kişisel ilişki
kurulmasına dair bir teslim emri gönderir. Emir, 7201 sayılı Kanun hükümlerine göre
yükümlüye tebliğ edilir. Bu emirde aşağıdaki hususlar yer alır:
a) İlam veya tedbir kararında belirtilen gün ve saatte, gün ve saatin belirtilmemesi
hâlinde müdürlük tarafından belirlenen gün ve saatte çocuğu emirde belirtilen yere getirmek
zorunda olduğu.
b) Çocuğu emirde belirtilen yere getirmesine engel teşkil edecek derecede haklı bir
mazereti varsa teslim gününden önce müdürlüğe bildirimde bulunarak çocuğun müdürlükçe
alınmasını talep etmesi gerektiği.
c) İlam veya tedbir kararı kapsamında emrin tebliğinden sonraki dönemde de (a) ve (b)
bentlerindeki yükümlülüğünün devam edeceği, bunun için yeniden emir çıkarılmayacağı.
d) Emrin gereğinin yerine getirilmemesi hâlinde disiplin hapsiyle cezalandırılacağı.
e) Yerleşim yeri veya iletişim bilgilerinin değişmesi hâlinde yeni adres veya iletişim
bilgilerinin müdürlüğe derhâl bildirilmesi gerektiği.
f) Müdürlükçe yapılan iş ve işlemlere karşı, öğrenme veya tebliğ tarihinden itibaren bir
hafta içinde, işlemi yapan müdürlüğün bulunduğu yer aile mahkemesine şikâyette
bulunulabileceği.
(4) Müdürlüğün belirlediği yere getirilen çocuk hak sahibine teslim edilir. Hak sahibine;
ilam veya tedbir kararında belirtilen sürenin bitiminde çocuğu, belirlenen yere getirmek
zorunda olduğu, çocuğu getirmez veya kendisinden kaynaklanmayan makul sebepler hariç
olmak üzere geç getirirse disiplin hapsiyle cezalandırılacağı, hakkında suç duyurusunda
bulunulacağı hususu tutanağa bağlanarak tebliğ edilir. Çocuk, belirlenen yere getirilmezse hak
sahibi hakkında müdürlük tarafından suç duyurusunda bulunulur ve müteakip süreç hakkında
yükümlü bilgilendirilir.
(5) Kişisel ilişki kurulmasından sonra hak sahibi tarafından teslim yerine getirilen
çocuğun yükümlüye veya yükümlünün belirlediği kişiye teslimi mümkün olmazsa çocuk hak
sahibinde bırakılır. Bu da mümkün olmazsa müdürlüğün talebi üzerine, aile ve sosyal hizmetler
il müdürlüğü tarafından çocuğun geçici olarak barınmasına yönelik tedbirler alınır.
(6) Yükümlü haklı mazereti nedeniyle çocuğun müdürlükçe alınmasını talep ederse,
gerektiğinde hak sahibi de hazır bulundurulmak suretiyle çocuk, müdürlük tarafından
yükümlüden alınarak hak sahibine teslim edilir.
(7) Hak sahibi, emrin yükümlüye tebliğinden sonraki dönemde, teslim saatinden en az
kırk sekiz saat önce çocuğu teslim almaya geleceğini müdürlüğe yazılı olarak, elektronik
ortamda veya başvuru aşamasında beyan ettiği iletişim kanalıyla bildirmek zorundadır. Hak
sahibinin bildirimde bulunmadığı veya gelemeyeceğini bildirdiği hâllerde bu husus ve çocuğu
emirde belirtilen yere getirme zorunluluğu bulunmadığı yükümlüye bildirilir. Tüm bu işlemler
tutanak altına alınır.(8) Çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair işlemlerin çocuğun üstün yararını koruyacak
şekilde yerine getirilebilmesi amacıyla müdürlüğün önerisi üzerine aile mahkemesince, çocuk,
hak sahibi veya yükümlü hakkında danışmanlık tedbiri uygulanmasına karar verilebilir.
Yükümlünün teslim emrine aykırı ilk hareketinde müdürlük yükümlü hakkında danışmanlık
tedbiri uygulanmasını aile mahkemesinden talep eder.
(9) İlam veya tedbir kararını rızasıyla yerine getirdiğini iddia eden yükümlü, ikinci fıkra
uyarınca yapılan bildirimin veya bu bildirim yapılamamışsa üçüncü fıkra uyarınca gönderilen
teslim emrinin haksız olduğunu süresi içinde şikâyet yoluyla ileri sürebilir.
(10) Çocuğun yerleşim yerinin değişmesi hâlinde dosya resen ilgili yer müdürlüğüne
gönderilir ve ilgili müdürlük işlemlere kaldığı yerden devam eder. Bu müdürlük, dosyadaki
teslim emri kapsamında sadece teslimin gerçekleştirileceği yeni yeri yükümlüye tebliğ eder.
Teslim yeri değişikliği hak sahibine her türlü iletişim vasıtasıyla bildirilir.
(11) Hak sahibi veya teslim yükümlüsü hakkında, 8/3/2012 tarihli ve 6284 sayılı Ailenin
Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun uyarınca gizlilik kararı ya da
başka bir tedbire karar verilmesi hâlinde, teslim işlemleri bu kararlar dikkate alınarak yerine
getirilir.
(12) Hak sahibi, teslim emrinin yükümlüye tebliğinden sonraki dönemde, teslim
saatinden en az kırk sekiz saat önce çocuğu teslim almaya geleceğini müdürlüğe bildirdiği hâlde
haklı bir mazeret olmaksızın art arda iki kez veya bir yılda üç kez gelmezse müdürlük tarafından
dosyanın işlemden kaldırılmasına ve teslim emrinin hükümsüz hâle gelmesine karar verilir. Bu
karar hak sahibi ve yükümlüye tebliğ edilir.
(13) Teslim emrinin tebliğinden sonraki dönemde yükümlü en az bir yıl boyunca emrin
gereğini usulüne uygun bir şekilde yerine getirir ve müteakip dönemde de kişisel ilişki
kurulmasına dair mahkeme kararına uygun olarak hareket edeceğini taahhüt ederse müdürlük,
ilgili uzmanın kanaatini de alarak dosyanın işlemden kaldırılmasına ve teslim emrinin
hükümsüz hâle gelmesine karar verebilir. Bu karar hak sahibi ve yükümlüye tebliğ edilir.
Yükümlü bu taahhüdünü yerine getirmezse hak sahibinin talebiyle yükümlüye doğrudan teslim
emri tebliğ edilir.
Teslim mekânları
MADDE 41/D- (Ek:24/11/2021-7343/42 md.)
(1) Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının
yerine getirilmesine ilişkin işlemler, müdürlükçe belirlenen teslim mekânlarında
gerçekleştirilir.
(2) Teslim işlemleri için müdürlüğün talebi üzerine, valilikler ve belediyeler tarafından
elverişli teslim mekânları belirlenir, yoksa oluşturulur; araç tahsis edilir ve sürücü
görevlendirilir.
(3) Teslim mekânlarının belirlenmesinde, oluşturulmasında, tefrişinde, bu mekânların
güvenliğinin sağlanmasında ve teslim hizmetlerinin sunumunda, kamu kurum ve kuruluşları ile
belediyeler, müdürlüğe her türlü desteği sağlamakla yükümlüdür.Şikâyet ve itiraz
MADDE 41/E- (Ek:24/11/2021-7343/43 md.)
(1) Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının
yerine getirilmesine ilişkin müdürlükçe yapılan işlem ve verilen kararlara karşı, öğrenme veya
tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde, işlemi yapan müdürlüğün bulunduğu yer aile
mahkemesine şikâyette bulunulabilir.
(2) Mahkeme, yapılan işlemlerin yerine getirilmesini durdurabilir ve dosya üzerinden
veya gerektiğinde ilgilileri dinlemek suretiyle ivedilikle karar verir.
(3) Şikâyet üzerine verilen karara karşı, tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde itiraz
edilebilir. Mahkeme, itirazı incelemesi için dosyayı o yerde aile mahkemesinin birden fazla
dairesinin bulunması hâlinde, numara olarak kendisini izleyen daireye, son numaralı daire için
birinci daireye, o yerde aile mahkemesinin tek dairesi bulunması hâlinde asliye hukuk
mahkemesine, aile mahkemesi hâkimi ile asliye hukuk mahkemesi hâkiminin aynı hâkim
olması hâlinde ise en yakın aile mahkemesine veya asliye hukuk mahkemesine ivedilikle
gönderir. İtiraz mercii, bir hafta içinde kararını verir. Merci, itirazı yerinde görürse işin esası
hakkında karar verir. İtiraz üzerine verilen karar kesindir.
Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir
kararlarının yerine getirilmesine muhalefet
MADDE 41/F- (Ek:24/11/2021-7343/44 md.)
(1) Çocuk teslimine dair ilam veya tedbir kararlarının yerine getirilmesine ilişkin teslim
emrine aykırı hareket edenler ile emrin gereğinin yerine getirilmesini engelleyenler, bir ay
içinde yapılacak şikâyet üzerine, fiil suç teşkil etse dahi, üç aya kadar disiplin hapsi ile
cezalandırılır.
(2) Çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının yerine
getirilmesine ilişkin teslim emrine aykırı hareket edenler ile emrin gereğinin yerine
getirilmesini engelleyenler, bir ay içinde yapılacak şikâyet üzerine, üç günden on güne kadar
disiplin hapsiyle cezalandırılır.
(3) Kişisel ilişki kurulması için kendisine çocuk teslim edilen hak sahibi, ilam veya
tedbir kararında belirtilen sürenin bitiminde çocuğu belirlenen yere getirmezse, bir ay içinde
yapılacak şikâyet üzerine, fiil suç teşkil etse dahi, üç aya kadar disiplin hapsi ile cezalandırılır.
(4) Yukarıdaki fıkralar kapsamında şikâyete bakacak görevli ve yetkili mahkeme, işlemi
yapan müdürlüğün bulunduğu yer aile mahkemesidir.
(5) Şikâyet olunana, şikâyet dilekçesi ile birlikte duruşma gün ve saatini bildiren
davetiye gönderilir. Davetiyede, savunma ve delillerini duruşma gününe kadar bildirmesi
gerektiği; duruşmaya gelmediği takdirde yargılamaya yokluğunda devam olunarak karar
verileceği ihtar olunur. Mahkeme, duruşmaya gelen şikâyet olunanın, 5271 sayılı Kanunun 147
nci maddesinde belirtilen haklarını hatırlatarak savunmasını alır; gerekli araştırmayı yapar;
dosyadaki delilleri değerlendirir; şikâyet olunanın teslim emrine aykırı hareket ettiğini veya
emrin gereğinin yerine getirilmesini engellediğini yahut sürenin bitiminde çocuğu belirlenen
yere getirmediğini tespit ederse disiplin hapsi ile cezalandırılmasına, aksi takdirde şikâyetin
reddine karar verir.(6) Disiplin hapsi ile cezalandırmaya ilişkin kararlar, kesinleşmesini müteakip
Cumhuriyet başsavcılığı tarafından infaz edilir. Bu kararlar kesinleştiği tarihten itibaren iki yıl
geçtikten sonra yerine getirilemez.
(7) Şikâyetten vazgeçilmesi hâlinde veya birinci ve üçüncü fıkralar bakımından çocuğun
velayet hakkı sahibine teslim edilmesi durumunda dava ve bütün sonuçlarıyla beraber ceza
düşer.
(8) Yukarıdaki fıkralar uyarınca aile mahkemesince verilen kararlara karşı, 41/E
maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca itiraz edilebilir.
İçeriğin çıkarılması veya erişimin engellenmesi
MADDE 41/G- (Ek:24/11/2021-7343/45 md.)
(1) Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulması kapsamında çocuğun uzman veya
öğretmen tarafından yükümlüden ya da hak sahibinden teslim alındığı veya diğerine teslim
edildiği sırada kayda alınan ses veya görüntülerin internet ortamında yayınlanması nedeniyle
kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden ilgililer, 4/5/2007 tarihli ve 5651 sayılı İnternet
Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla
Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunun 9 uncu maddesi uyarınca içeriğin çıkarılması veya
erişimin engellenmesini isteyebilir.
Giderlerin karşılanması
MADDE 41/H- (Ek:24/11/2021-7343/46 md.)
(1) Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının
yerine getirilmesine ilişkin yapılacak işlemler, 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanunu
ile diğer kanunlar uyarınca alınması gereken tüm harçlardan istisnadır. Ayrıca bu iş ve
işlemlerin yürütülmesi için yapılacak tüm masraflar, avukatlık ücreti hariç, Adalet Bakanlığı
bütçesinden karşılanır.
(2) Çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilam veya tedbir kararlarının
yerine getirilmesine ilişkin işlemleri hafta sonu ve resmî tatil günlerinde yerine getirmek üzere
görevlendirilen uzman ve öğretmenlere bu kapsamda fiilen görev yaptıkları her teslim işlemi
için, görevlendirilen diğer kişilere ise bu kapsamda görev yaptıkları her gün için (500) gösterge
rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda ödeme
yapılır. Bu kapsamda uzman ve öğretmenlere bir ayda yapılacak ödeme tutarı (10000) gösterge
rakamının, görevlendirilen diğer kişilere ise (5000) gösterge rakamının memur aylıklarına
uygulanan katsayıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarı geçemez. Bu ödemeden damga vergisi
hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılmaz. Bu fıkra uyarınca yapılacak ödemelerden kadrolu
veya sözleşmeli olup olmadığına bakılmaksızın görevlendirilen tüm personel yararlanır. Bu
fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığınca belirlenir.Yönetmelik
MADDE 41/İ- (Ek:24/11/2021-7343/47 md.)
(1) Bu Kısmın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığı tarafından
çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
BEŞİNCİ KISIM5
Çeşitli Hükümler
Uygulanacak hükümler
Madde 42- (1) Bu Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde Ceza Muhakemesi Kanunu,
Türk Medenî Kanunu, 18.6.1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ile
24.5.1983 tarihli ve 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu
hükümleri uygulanır.
(2) Denetim konusunda bu Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde, Denetimli Serbestlik
ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanunu hükümleri uygulanır.
Çocuğun giderleri
Madde 43- (1) Çocuk hakkında verilen koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının
giderleri Devletçe ödenir. Ödenecek miktar mahkemece verilecek bir karar ile tespit edilir.
(2) Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre çocuğa bakmakla yükümlü olan kimsenin
malî durumunun müsait olması hâlinde, Devletçe ödenen meblağın tahsili için ilgililere rücu
edilir.
Kamu görevlisi
Madde 44- (1) Bu Kanun kapsamına giren görevlerle bağlantılı olarak kamu görevlileri
hakkında 2.12.1999 tarihli ve 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin
Yargılanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanmaz.
Kurumlar
Madde 45- (1) Bu Kanunun 5 inci maddesinde yer alan koruyucu ve destekleyici
tedbirlerden;
a) (a) ve (e) bentlerinde yazılı danışmanlık ve barınma tedbirleri Milli Eğitim Bakanlığı,
Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu ve yerel yönetimler,
b) (b) bendinde yazılı eğitim tedbiri Milli Eğitim Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı,
c) (c) bendinde yazılı bakım tedbiri Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu,
d) (d) bendinde yazılı sağlık tedbiri Sağlık Bakanlığı,
Tarafından yerine getirilir.
24/11/2021 tarihli ve 7343 sayılı Kanunun 39 uncu maddesiyle Kanununa 41 inci maddesinden sonra
gelmek üzere başlığı ile birlikte Dördüncü Kısım eklenmiş, mevcut Dördüncü Kısım, Beşinci Kısım
olarak teselsül ettirilmiştir.
5(2) Bakım ve barınma tedbirlerinin yerine getirilmesi sırasında ihtiyaç duyulan kolluk
hizmetlerinin yerine getirilmesi, çocukların rehabilitasyonu, eğitimi ve diğer bakanlıkların
görev alanına giren diğer hususlarla ilgili olarak Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu
tarafından yapılan her türlü yardım ve destek talepleri Milli Eğitim Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı,
Sağlık Bakanlığı, ilgili diğer bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşları tarafından
geciktirilmeksizin yerine getirilir.
(3) Bu tedbirlerin yerine getirilmesinde kurumların koordinasyonu Adalet Bakanlığınca
sağlanır.
Kadrolar
Madde 46- (1) Bu Kanun gereğince kurulacak mahkemelerin kuruluş ve çalışmaları için
gerekli sınıflardan yeteri kadar kadro temin edilir.
Yönetmelik
Madde 47- (1) Bu Kanunun 5 ve 10 uncu maddelerinin uygulanmasına ilişkin usûl ve
esaslar, Adalet Bakanlığı ile Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından
müştereken, diğer maddelerin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar ise Adalet Bakanlığı
tarafından altı ay içinde çıkarılacak yönetmeliklerle düzenlenir.
Yürürlükten kaldırılan hükümler
Madde 48- (1) 7.11.1979 tarihli ve 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev
ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.
(2) Mevzuatta, yürürlükten kaldırılan 7.11.1979 tarihli ve 2253 sayılı Çocuk
Mahkemelerinin Kuruluşu, Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanuna yapılan yollamalar,
bu Kanunun ilgili hükümlerine yapılmış sayılır.
Geçici Madde 1- (1) 2253 sayılı Kanun gereğince kurulan çocuk mahkemelerinde
derdest bulunan ve bu Kanun ile kurulan çocuk mahkemesinin görevine giren dava ve işler, bu
mahkemeler faaliyete geçtiğinde çocuk mahkemesine devredilir.
(2) Genel ceza mahkemelerinde görülmekte olan ve bu Kanunun yürürlüğe girdiği
tarihte onsekiz yaşını doldurmuş olan sanıklar hakkındaki dava ve işler çocuk mahkemeleri ile
çocuk ağır ceza mahkemelerine devredilmez.
(3) Çocuk mahkemeleri ile çocuk ağır ceza mahkemeleri bulunmayan yerlerde, bu
mahkemeler kurulup göreve başlayıncaya kadar çocuklar tarafından işlenen suçlara ait
soruşturma ve kovuşturmalar Cumhuriyet başsavcılığı ve görevli mahkemelerce bu Kanun
hükümlerine göre yapılır.
(4) Çocuk mahkemesi bulunmayan yerlerde, bu mahkeme kurulup göreve başlayıncaya
kadar korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında tedbir kararları görevli aile veya asliye hukuk
mahkemelerince alınır.(5) Adalet Bakanlığının koordinatörlüğünde ilgili bakanlıklar ve bağlı kuruluşlar bu
Kanunun yürürlüğü tarihinden itibaren altı ay içinde koruyucu ve destekleyici tedbirleri yerine
getirmek üzere gerekli tedbirleri alır. Ayrıca, ilgili bakanlıklar ve bağlı kuruluşlar bu amaçla
sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğine gidebilirler.
Geçici Madde 2- (Ek:24/11/2021-7343/48 md.)
(1) Bu Kanunun Dördüncü Kısmının uygulanmasına ilişkin yönetmelik, bu maddeyi
ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde çıkarılır.
(2) Bu Kanunun Dördüncü Kısmının uygulanmasına, Adalet Bakanlığınca belirlenen il
veya ilçelerde başlanır ve birinci fıkra uyarınca çıkarılan yönetmeliğin yürürlüğe girdiği
tarihten itibaren en geç bir yılın sonunda ülke genelinde uygulamaya geçilir. Dördüncü Kısmın
hangi il veya ilçede ne zaman uygulanacağı Adalet Bakanlığının resmî internet sitesinde
duyurulur.
(3) İkinci fıkra uyarınca Dördüncü Kısmın henüz uygulanmadığı yerlerde, 9/6/1932
tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun, bu maddeyi ihdas eden Kanunla yürürlükten
kaldırılan 25, 25/a ve 25/b maddelerinin uygulanmasına devam olunur.
(4) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce gerçekleşen ve 2004 sayılı Kanunun
mülga 341 inci maddesi kapsamında kalan eylemlere ilişkin şikâyetler, icra mahkemelerince
sonuçlandırılır.
(5) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra;
a) Üçüncü fıkra gereğince 2004 sayılı Kanunun mülga 25, 25/a, 25/b maddeleri uyarınca
icra dairelerince,
b) Dördüncü Kısım gereğince müdürlüklerce,
yürütülen çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulması sürecindeki emre veya
kararın yerine getirilmesine muhalefet eylemleri bakımından 41/F maddesi uygulanır.
(6) İkinci fıkra uyarınca Dördüncü Kısmın uygulanmaya başlandığı il ve ilçelerde,
çocuk teslimi veya çocukla kişisel ilişki kurulmasına dair ilamların icrasına ilişkin derdest takip
dosyaları, icra dairesince teslim veya kişisel ilişki kurulması işlemleriyle sınırlı olmak üzere
resen işlemden kaldırılır. Şu kadar ki, çocuğun, bu tarih itibarıyla kişisel ilişki kurulması
kapsamında hak sahibinde bulunduğu hâller bakımından dosya, çocuğun yükümlüye teslim
edilmesinden sonra işlemden kaldırılır.
(7) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren çocuk teslimi veya çocukla kişisel
ilişki kurulmasına dair ilamların icrası için icra daireleri nezdinde yapılacak takip işlemleri, 492
sayılı Kanun ile diğer kanunlar uyarınca alınması gereken tüm harçlardan istisnadır. İşlemleri
yerine getiren icra müdürlerine 8/5/1991 tarihli ve 3717 sayılı Adli Personel ile Devlet
Davalarını Takip Edenlere Yol Gideri ve Tazminat Verilmesi ile 492 Sayılı Harçlar Kanununun
Bir Maddesinin Yürürlükten Kaldırılması Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde, uzman ve
öğretmenlere ise 41/H maddesinde belirtilen esaslara göre ücret ödenir. Bu iş ve işlemler için
yapılacak tüm masraflar, avukatlık ücreti hariç, Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır. Bu
fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Adalet Bakanlığınca belirlenir.(8) Bu maddede kabul edilen usul ve esaslar, 22/11/2007 tarihli ve 5717 sayılı
Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Yön ve Kapsamına Dair Kanun uyarınca yapılacak
çocuk teslim işlemleri bakımından da uygulanır.
Yürürlük
Madde 49- (1) Bu Kanunun;
a) Suça sürüklenen ve hakkında bakım tedbiri uygulanan çocuklar hakkında Sosyal
Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından yerine getirilecek hizmetlere ilişkin
hükümler ile 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi yayımı tarihinden itibaren altı ay
sonra,
b) 37 nci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi ile 5 inci maddesinin birinci
fıkrasının (a) bendi yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra,
c) Diğer hükümleri yayımı tarihinde,
Yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde 50- (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
5395 SAYILI KANUNA EK VE DEĞİŞİKLİK GETİREN MEVZUATIN VEYA
ANAYASA MAHKEMESİ TARAFINDAN İPTAL EDİLEN HÜKÜMLERİN
YÜRÜRLÜĞE GİRİŞ TARİHİNİ GÖSTERİR LİSTE
Değiştiren Kanunun/
KHK’nin/İptal Eden 5395 Sayılı Kanunun Değişen veya
Anayasa Mahkemesi
İptal Edilen Maddeleri
Kararının Numarası
Yürürlüğe Giriş Tarihi
556019, 23, 2419/12/2006
6327329/6/2012
718819, 32, 33, 3924/10/2019
72422015/4/2020
7343Dördüncü Kısım, 41/A, 41/B, 41/C,
41/D, 41/E, 41/F, 41/G, 41/H, 41/İ,
Geçici Madde 230/11/2021